Deprem ve halkın devrimci örgütlenmesi ihtiyacı

Yusuf Akdağ   Deprem sonrasında televizyon kanallarından bazılarına ve muhalif devrimci gazetelerin sayfalarına yansıyan tepkiler, halk kitlelerinin Erdoğan yönetimiyle ilişkilerinde yaşanan sarsıntıları ve duyulan güvensizliği çarpıcı şekilde açığa vurdu. Aşağıdaki sözler bu tutumun ifadesiydi: “Çadır yok çadır istiyoruz.” “Isınmak istiyoruz, çocuklar soğuktan ölecek.” “Karanlık, çok karanlık, korkuyoruz!” “Salgın hastalık çıkacak, tuvalet yok, insanlar açığa gidiyor!” “Vinç yok mu vinç, yakınlarım […]

Felaketler, kapitalizm ve bilim

Burak Bağçeci   Kapitalizmin tekelci döneminde bilimsel projelerin kapsamının olağanüstü büyümesi, bilimsel etkinliğin giderek daha fazla toplumsallaşması, büyük bilimsel projeler için devletlerin kamu kaynaklarından devasa bütçeler ayırması ve bilimsel etkinliğin sonuçlarının günlük hayatlarımızı artık daha doğrudan ve hızlı etkiliyor olması, 20. yüzyıldan itibaren halk kesimlerinin -kimi zaman kuşkucu biçimlerde- bilimsel tartışmalara ve bilim politikalarına olan ilgisinin büyümesine yol açtı. Özel […]

Sosyalizmle değişen kent kodları

Metin Berk Süer   Bu yazıda, ilk olarak, toplumsal ilişkilerin şekillenişinin ana devinim odağı haline gelmiş olan kentlerin, tarihsel ve sınıfsal olarak gelişim ve değişiminin şekillenmeye başladığı 1800’lü yıllardan 1917’ye kadar bir okumasını sunacağız. 1917’de kesintiye uğrattığımız bu süreci, Ekim Devrimiyle birlikte SSCB’de kent ve şehircilik ilişkilerinin değişim ve dönüşümüne odaklanarak, tarihin diğer dönemlerinde ortaya çıkan dinamikleriyle ilişkileri ve farklılıklarıyla […]

Yapı denetim ve deprem dirençli kentler

İsmet Doğan   6 Şubat Kahramanmaraş depremlerinin yarattığı yıkımla ülkenin deprem gerçeği bir kez daha gündeme taşındı. Aslında sık sık yaşanan ve büyük yıkımlara yol açan depremlerle birlikte bu konu gündemden hiç uzaklaşmıyor. 6 Şubat depremleri yazılı tarihin kaydettikleri arasında en büyük yıkıma yol açanlar oldu. Enkaz kaldırma çalışmalarının devam ettiği günlerde, Çevre Şehircilik ve İklim Bakanlığının açıklamasına göre, depremden […]

‘Küresel kent’ hayali, tarih ve teori

Aydın Çubukçu*   Kentlerin kurucu unsurları Kentlerin tarihi, toplumsal artı-ürünün büyük boyutlara ulaşması ve bunun etkisiyle yeni toplumsal örgütlenmelerin doğuşu ile başlar. Önceki üretim biçimleri bir yana, kapitalizmde kentler, hem artı-ürünün merkezileşmesinin alanı, hem de dağılımının ve yeniden üretiminin diğer sonuçlarının denetlenip yönlendirildiği karar ve yönetim merkezleri olarak gelişirler.[1] Çağdaş kentin temel özellikleri de bu tarihsel oluş çizgisinin evrilmesinden ve […]