Seyfi Selçuk Genel seçimden farklı olarak yerel seçimler genel olarak yerel dinamikler üzerinde yükselir ve etkileri bu çerçeveyle sınırlı kalan bir siyasal sürece işaret eder. Böyle olduğu varsayılır. Bununla birlikte yerel seçimler dönemin siyasal gerçekliğini, yani sınıflar ve politik mihraklar arasındaki güç ilişkilerinin aktüel durumunu deşifre ederek ortaya çıkaran bir özellik de taşır. Fakat mevcut politik iktidarla olan ilişkisi […]
31 Mart Yerel Seçimleri: AKP, Erdoğan ve Cumhur İttifakı İçin Şemsiyenin Terse Dönüşü
AKP Döneminde Milliyetçilik: Süreklilik, Konjonktür ve Değişim
Nuray Sancar 18. yüzyılın sonlarından itibaren başlayan 19. yüzyılda yoğunlaşarak devam eden; millet ve milliyetçiliğin tanımı, nasıl ortaya çıktıkları, ikisi arasındaki bağın ne olduğu üzerine yoğun bir tartışma vardır. Bu iki kavramın gündeme gelmesinin toplumsal-tarihsel koşullardaki değişimle, toprak mülkiyetinin ve bu mülkiyet ilişkileri üzerinde kurulu olan hükümranlığın kapitalist gelişim tarafından çoktan beri tehdit edildiği toplumsal-tarihsel koşullarla ilişkisi vardır. Bölünmüş […]
Ayrışan bir politika olarak demokratik halkçı belediyecilik
Yusuf Akdağ Merkezi devlet aygıtının yereldeki uzuvları-uzantıları olan il-ilçe yönetimleri, emniyet ve askeri kurumlar dışında kalan ve belirli yetki ve işlevleriyle yerel özgünlükleri olan belediye yönetimleriyle köy ve mahalle muhtarlarının belirleneceği seçimler 31 Mart Burjuva devlet aygıtının oligarşik-despotik özelliğinin “Cumhurbaşkanlığı Yönetim Sistemi” ile takviye edildiği, çalışma ve yetki alanları yasalarca belirlenen belediye yönetimlerine Erdoğan yönetiminin “başkanlık kararnameleri” ve kayyum uygulamalarıyla […]
100. yıl kutlamalarının ardından…
Mustafa Yalçıner yılında Cumhuriyet karşısında değişik eksenlere yaslanan farklı tutumlar alındı ve üzerine çok şey söylenip tartışıldı. Söylenenler ve tartışma elbette bitmeyecek. Nedeni açık. Gerek bizzat cumhuriyetin kendisi, sınıf temeli ve dayanaklarıyla birlikte bir değişim sürecinden geçti, geçiyor; gerekse cumhuriyet üzerine tutum ortaya koyanlarla tartışmacılar ideolojik pozisyonlarının yanı sıra güncel politik konum ve ihtiyaçlarıyla farklı sınıf aidiyetleri ve çıkarlarına […]
2023 seçimleri ve siyaset biliminin krizi
| Sinan Birdal “Katı olan her şey buharlaşıyor.” Karl Marx ve Friedrich Engels, Komünist Manifesto (1848) “Nesneler parçalanır, merkez tutamaz” William Butler Yeats, İkinci Geliş (1919) 2023 seçimlerinin ardından en çok konuşulacak başlıklar kültür kavgası, kimlik siyaseti ve kutuplaşma olacak. Ağırlaşan geçim koşullarına, yoksullaşmaya ve kamu hizmetlerindeki işlevsizliklere rağmen, Erdoğan’ın tabanını bir arada tutabilmesi, sınıf çelişkilerinin siyaseti […]
2023 seçimleri üzerine bazı notlar
| Çetin Akdeniz Seçim kararı, işçi ve emekçilerin, küçük üretici ve esnafın izlenen ekonomik-sosyal politikalara duydukları tepkileri çeşitli yöntemlerle dışa vurmakta oldukları bir dönemde, depremin yol açtığı yıkım nedeniyle yaşanan “infial” koşullarında ilan edildi. Düşük ücret, işsizlik, yoksulluk ve hayat pahalılığı, grev yasakları ve siyasal baskı; muhalif gazeteci ve politikacıların saldırıya uğraması ve gözaltına alınması, İstanbul Sözleşmesinin iptali ve 6284 […]
Burjuva mutabakat arayışı ve yeni dönem
| Yusuf Karadaş 14 ve 28 Mayıs seçimleri, ‘Cumhur İttifakı’nın Meclis’te çoğunluğu sağlaması ve Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığını yeniden kazanması ile sonuçlandı. Seçimlerde böylesi bir sonucun ortaya çıkmasının nedenleri hakkında Erdoğan’ın Anayasa’yı çiğneyerek üçüncü defa aday olmasından seçim yasalarının ve YSK’nin yapısının değiştirilmesine; her türlü baskı, tutuklama, provokasyon ve bölücülük üzerinden sürdürülen kara propagandadan seçim hilelerine, palyatif önlemlerle emekçilerin ekonomik beklentilerini canlı […]
DEPREM VE GENÇLİK
Cantekin Yılmaz Hatay başta olmak üzere on kentte büyük yıkıma yol açan ve resmi açıklamalara göre 45 bin civarında ölü (bu rakamın birkaç katı olabileceği yönünde bilim insanlarıyla bir iktidar valisinin açıklaması bulunuyor),100 binin üzerinde yaralı (onuncu gün sonrasında yaralı sayısı verilmemeye başlandığı için tam rakam bilinmiyor) ve yüzbinlerce kişinin evsiz kalışına yol açan deprem dolayısıyla yaşanan gelişmelerden biri […]
TEMEL BİR KIRILMA: NEREDE BU DEVLET?
Kadir Yalçın 6 Şubat’ta on ili kapsayarak üst üste gelen iki büyük deprem, güneydoğuda iki fay hattının birden kırılmasıyla birçok kent, kasaba ve köyü enkaz haline getirdi. İlki 7.7, ikincisi 7.6 büyüklüğündeki Pazarcık ve Elbistan merkezli depremle aynı bölge çoğu yerde taş taş üstünde kalmamacasına sallanıp yıkıldı. Hatay ve Adıyaman gibi iller ve Elbistan, Nurdağı, İslahiye, Samandağı ve Defne […]
DEPREM VE YAŞAM HAKKI İÇİN MÜCADELE
Levent Tüzel Her depremden sonra bütün kanallarda yayınlanan haritada ülkenin kuzey sahilleriyle aynı doğrultuda, Doğu Anadolu’da kuzeyden güneye dikey olarak seyreden; Ege’de ise bir elin parmakları gibi denize dik olarak çatallanan fay hatlarının hangisinin kırılacağı, hangi felaketin beklediği konuşuluyor. Bilim insanları durmadan uyarıp olası depremler hakkında halkı bilgilendirirken iktidardakiler hiçbir önlem almıyor. “Deprem ülkesi Türkiye’de depremle yaşamak gerekir” sonucundan […]