David A. Spencer[1] Çalışmanın ortadan kalkmasına dair öngörülere hem akademik hem de popüler söylemde çokça rastlamak mümkün. Önde gelen bazı ampirik çalışmalardan (Frey ve Osborne, 2017; ayrıca bkz. Acemoğlu ve Restrepo, 2017) beslenen bu söylem, yeni dijital ve robotik teknolojilerdeki sürekli ve üstel ilerlemeyi vurgulamakta ve bu teknolojileri işin sonu ile ilişkilendirmektedir (Brynjolfsson ve McAfee, 2014; Ford, 2015). Gelecekte, […]
Kitlesel otomasyon çağında korku ve umut: İşin geleceğini tartışmak
Deprem ve halkın devrimci örgütlenmesi ihtiyacı
Yusuf Akdağ Deprem sonrasında televizyon kanallarından bazılarına ve muhalif devrimci gazetelerin sayfalarına yansıyan tepkiler, halk kitlelerinin Erdoğan yönetimiyle ilişkilerinde yaşanan sarsıntıları ve duyulan güvensizliği çarpıcı şekilde açığa vurdu. Aşağıdaki sözler bu tutumun ifadesiydi: “Çadır yok çadır istiyoruz.” “Isınmak istiyoruz, çocuklar soğuktan ölecek.” “Karanlık, çok karanlık, korkuyoruz!” “Salgın hastalık çıkacak, tuvalet yok, insanlar açığa gidiyor!” “Vinç yok mu vinç, yakınlarım […]
Uluslararası gerginlik artarken mücadele yükseliyor
Mustafa Yalçıner Son birkaç yıldan bu yana, sanayi ve tarım üretimiyle ticaret hacmi büyüme oranında azalma, enflasyon oranıyla emtia fiyatlarındaki yükseliş, emekçilerin gerçek gelirlerinde düşüş gibi dünya ekonomisinde göstergelere yansıyan olumsuz gelişmeler belirli dalgalanmalarla devam etti ve ekonomide genel bir canlanma belirtisi ortaya çıkmadı. Doğrudan politik gelişmelerin yanı sıra mevcut sorunları artırıp derinleştirirken yeni sorun ve açmazlara da neden […]
Felaketler, kapitalizm ve bilim
Burak Bağçeci Kapitalizmin tekelci döneminde bilimsel projelerin kapsamının olağanüstü büyümesi, bilimsel etkinliğin giderek daha fazla toplumsallaşması, büyük bilimsel projeler için devletlerin kamu kaynaklarından devasa bütçeler ayırması ve bilimsel etkinliğin sonuçlarının günlük hayatlarımızı artık daha doğrudan ve hızlı etkiliyor olması, 20. yüzyıldan itibaren halk kesimlerinin -kimi zaman kuşkucu biçimlerde- bilimsel tartışmalara ve bilim politikalarına olan ilgisinin büyümesine yol açtı. Özel […]
Sosyalizmle değişen kent kodları
Metin Berk Süer Bu yazıda, ilk olarak, toplumsal ilişkilerin şekillenişinin ana devinim odağı haline gelmiş olan kentlerin, tarihsel ve sınıfsal olarak gelişim ve değişiminin şekillenmeye başladığı 1800’lü yıllardan 1917’ye kadar bir okumasını sunacağız. 1917’de kesintiye uğrattığımız bu süreci, Ekim Devrimiyle birlikte SSCB’de kent ve şehircilik ilişkilerinin değişim ve dönüşümüne odaklanarak, tarihin diğer dönemlerinde ortaya çıkan dinamikleriyle ilişkileri ve farklılıklarıyla […]
Yapı denetim ve deprem dirençli kentler
İsmet Doğan 6 Şubat Kahramanmaraş depremlerinin yarattığı yıkımla ülkenin deprem gerçeği bir kez daha gündeme taşındı. Aslında sık sık yaşanan ve büyük yıkımlara yol açan depremlerle birlikte bu konu gündemden hiç uzaklaşmıyor. 6 Şubat depremleri yazılı tarihin kaydettikleri arasında en büyük yıkıma yol açanlar oldu. Enkaz kaldırma çalışmalarının devam ettiği günlerde, Çevre Şehircilik ve İklim Bakanlığının açıklamasına göre, depremden […]
‘Küresel kent’ hayali, tarih ve teori
Aydın Çubukçu* Kentlerin kurucu unsurları Kentlerin tarihi, toplumsal artı-ürünün büyük boyutlara ulaşması ve bunun etkisiyle yeni toplumsal örgütlenmelerin doğuşu ile başlar. Önceki üretim biçimleri bir yana, kapitalizmde kentler, hem artı-ürünün merkezileşmesinin alanı, hem de dağılımının ve yeniden üretiminin diğer sonuçlarının denetlenip yönlendirildiği karar ve yönetim merkezleri olarak gelişirler.[1] Çağdaş kentin temel özellikleri de bu tarihsel oluş çizgisinin evrilmesinden ve […]
Marksist bir enflasyon teorisi
Michael Roberts[1] İngilizceden çeviren: Batuhan Enginer Enflasyona dair önceki yazımda[2] ana akım enflasyon teorilerinin nasıl ampirik olarak yanlışlandığını, bunun mal ve hizmetlerde enflasyonun nedenlerine dair ana akım iktisatta bir kafa karışıklığına yol açtığını ifade etmiştim. Bu yazımda, ana akım iktisattaki enflasyon teorilerinin kapitalist üretim tarzında işlemekte olan değer teorisi üzerine inşa edilmediği ve bu yüzden sendelediklerini tartışmak istiyorum. Monetarist […]
Seçim, enflasyon ve bölüşüm şoku
| Arif Koşar Giriş Ana akım liberal ekonomistlere göre son yıllardaki yüksek enflasyon, hayat pahalılığı ve gelir dağılımındaki adaletsizliğin artışı AKP iktidarının izlediği “irrasyonel” ekonomi politikalarıyla ilgili. Erdoğan’ın “ideolojik” motivasyonlarla düşük faizde ısrar etmesi, otoriterleşen siyasal yönetim, kurumların “bağımsızlığı”nın kalmaması ülkenin uluslararası güvenilirliğine zarar veriyor, bu da hem yabancı sermaye girişini kısıtlıyor hem de borçlanma maliyetlerini artırıyordu. Dolayısıyla hızla […]
2023 seçimleri ve siyaset biliminin krizi
| Sinan Birdal “Katı olan her şey buharlaşıyor.” Karl Marx ve Friedrich Engels, Komünist Manifesto (1848) “Nesneler parçalanır, merkez tutamaz” William Butler Yeats, İkinci Geliş (1919) 2023 seçimlerinin ardından en çok konuşulacak başlıklar kültür kavgası, kimlik siyaseti ve kutuplaşma olacak. Ağırlaşan geçim koşullarına, yoksullaşmaya ve kamu hizmetlerindeki işlevsizliklere rağmen, Erdoğan’ın tabanını bir arada tutabilmesi, sınıf çelişkilerinin siyaseti […]