Tahir Şilkan “…Edebiyat, proletaryanın genel davasından bağımsız, bireysel bir girişim olamaz. Edebiyat genel proletarya davasının parçası olmalıdır.”[1] Marksist düşünce, sanat ve edebiyat üzerine bilimsel ve felsefi görüşlerini ortaya koyarak, dünyanın sanatsal olarak özümlenişinin, sanatsal kültürün toplumsal yaşamda, toplumsal gelişmede ve toplumun dönüştürülmesinde taşıdığı gerçek önemi anlamaya, yorumlamaya çalışmıştır. Marx ve Engels’in sanat üzerine yazdıkları, kuramlarının bütünüyle tam bir uyumluluk gösterir. […]