Yusuf Akdağ Kapitalizmin karanlıklarını aydınlatan Kapital’in 150. yılı dolayımıyla YÜZEYSEL YAKLAŞIMLAR VE ‘BELİRSİZLEŞTİRİLEN’LER! a-)Ekonomi-siyaset; altyapı-üstyapı ilişkilerinde Aron Aron, “tarihin ekonomik yorumunun bütün temel düşünceleri”nin Marx’ın Ekonomi Politiğin Eleştirisine Katkı’nın (EPEK) Önsöz’ünde verilibulunduğunu; sınıf kavramı ve sınıf mücadelesi anlayışının ise Önsöz’de açıkça yer almasa da bu genel anlayışın içine yerleştirilebilir olduğunu belirtiyor. Daha sonra bu tarih görüşünde devrimlerin tarihsel zorunluluk […]
Slattery ve Aron’un görüşleri üzerine – 2
Ekim devrimi üzerine bir tartışma
Kadir Yalçın Eski Dev-Genç Başkanı ve yeni HDP milletvekili Ertuğrul Kürkçü, tam da emekli kahvelerinde rastlanacak “o eski günlerde mirim…”le başlayan türden “teorik” argümanlar kullanarak 100. yılı dolayısıyla yaptığı Ekim Devrimi’yle ilgili değerlendirmede[1] Sovyetler Birliği’nin yıkılmasının bir zorunluluk olduğunu ileri sürdü. Ardı sıra, başlıca Trotsky’den derlenmiş “tez”lere dayalı bir söylemle iddia etti ki, “Sovyetler Birliği yıkılmasa Marx yanılmış olurdu”! Buna […]
Slattery ve Aron’un görüşleri üzerine – 1
Yusuf Akdağ Kapitalizmin karanlıklarını aydınlatan Kapital’in 150. yılı dolayımıyla Marx’ın toplum ve tarih görüşünü, burjuvazinin sınıf çıkarları için tehlikeli sayan onlarca yazar ve ideolog tarafından, toplumsal analizin “Marksçı” yöntem ve anlayışına karşı yayımlanan ciltler dolusu kitap bulunuyor. Marx ve Engels’in iktisadi-sosyolojik ve felsefi görüşleriyle hâlâ aktüel ve “tartışmalara konu olmaları”, görüşleri bu makalede irdelenen iki yazarın da bir biçimde […]
Proletarya diktatörlüğü ve Demokratik Modernite – 2
Kadir Yalçın Makalenin geçen sayıdaki ilk bölümünde “Devletin Araç Olarak Kullanılması ya da Geçiş Dönemi ve Proletarya Diktatörlüğü” ara başlığı altında; burjuva devlet aygıtının kırılıp parçalanması anlamında “devletin ortadan kaldırılması”yla ilgili olarak anarşizmle fikir birliği halinde olsa bile, Marksizmin, egemen sınıf olarak örgütlenmiş proletarya ya da proletarya diktatörlüğü olarak devletin araç halinde kullanılması konusunda bütün burjuva ve küçük burjuva akımlardan […]
Proletarya diktatörlüğü ve Demokratik Modernite-1
Kadir Yalçın Her kötülüğün altında yattığı ve Aydınlanmacı “kalıp”tan kurtulamadıkları için Sovyetler Birliği kadar bilimsel sosyalizmi de çöküşe götürdüğü, dolayısıyla “yanlışların anası” olarak, Marx ve Marksizm’in temel hatası olduğu iddia edilen devlet öğretisinin hayata geçirilmesi olan proletarya diktatörlüğü sorununa geldik. Bu kez tersten, Demokratik Modernite (DM) ve yazarlarının siyasal “toplumsal” amaçlarından, hedeflerinin ne olduğundan başlayalım. Bir DM yazarı şunları yazıyor: […]
Sınıf mücadelesi ve Marksizm karşıtlığıyla devletle uzlaşmacılık
Kadir Yalçın Başta Öcalan olmak üzere DM’nin Marksizme yaklaşımı tartışma götürür gibi değildir: “Marksizm gibi en iddialı ekoller bile sınırlı çözüm katkıları yanında özellikle adına hareket ettikleri ezilen ve sömürülenler dünyasını yeni bir dogma ve siyaset anlayışına bağlayıp hakim toplumsal sistemin bir yedeği kılmaktan öteye rol oynayamamıştır.”[1] Sömürülen yığınları ve başta –zaten “efendisinin uşağı” köleden başka şey olmayan– işçi sınıfını […]
Proletaryanın şahsında üretici güçleri geliştirmek
Nuray Sancar Marx ve Engels Komünist Manifesto’da kapitalizmi ve sınıf mücadelelerini tahlil ettikten sonra proletarya partileri için çıkardıkları sonucu bir yol haritası olarak formüle etmişler ve “Tüm öteki proletarya partileri gibi komünistlerin de ilk amacı proletaryanın sınıf olarak oluşması, burjuva egemenliğinin yıkılması ve proletaryanın siyasal iktidarı ele geçirmesi…”[1] diye yazmışlardı. Ekim Devrimi de bu yol haritasını izlemiştir. Zincirlerinden başka kaybedecek […]
‘Saha’da ‘maddi olmayan’ emeği aramak
Arif Koşar Türkiye’de, özellikle akademide, en azından bazı kesimlerinde post-endüstriyel literatüre ilişkin yoğun bir ilgiden söz edilebilir. “Bilgi toplumu”, “sanayi sonrası toplum”, “post-fordizm”, “enformasyon toplumu”, “bilişsel kapitalizm” vb. kuramlar şu ya da düzeyde etkili olmuş, hatta bu kuramlardan türetilen tezler çalışma yaşamı ve sendikal alandaki yaklaşımlarda “çağın gereklilikleri” olarak sunulmuştur. Bu oldukça genel ifadeleri ayrıntılandırıp açma niyetinde değiliz. Kastettiğimiz […]
Demokratik Modernite ve devlet – 3: Burjuva devletle uzlaşma teorisi
Kadir Yalçın Geçen sayımızda, bitirirken insan topluluklarının –neredeyse ayakları üzerine dikilip ellerinin serbest kalmasıyla eş zamanlı olarak– önce avcılık ve ardından tarımda, ama aynı zamanda komşu kabilelerle çatışmalarda kullandıkları aletlerle birlikte var olduklarını belirtmiş ve Engels’ten aktarmalarla zor teorisi ya da tarihte zorun rolü üzerinde durmuştuk. Devletin, toplumsal işbölümünün belirli bir aşamasında, üretici güçlerin, üreticilerin kendi tükettiklerinden fazlasını üretebilir oldukları […]
Bonapartizm mi faşizm mi?
Ali Yaşar Geçmiş tarihi olaylarla, günümüzde gerçekleşmekte olan politik olaylar arasında benzerlikler kurmak, genellikle başvurulan bir yöntemdir. Eğer geçmişte gerçekleşmiş olayların gerçekleşme koşullarını, toplumsal, tarihsel gelişmelerin maddi temellerini göz ardı etmiyor, sadece yüzeysel benzerliklerle yetiniliyorsa bu yöntemin bir sakıncası olmayabilir. Ama tarihsel ve toplumsal koşullar göz ardı ediliyor, yüzeysel benzerlikler bugünün olaylarının gerçekleşme koşulları gibi kabul ediliyorsa, kabaca aynılaştırılıyorsa o […]