Devlet ve mafya

Aydın Çubukçu   Mafya devlet ilişkisinin iki ayrı biçimi vardır. Biri, doğrudan doğruya siyasi mevki sahibi kişilerin rüşvet, şantaj, tehdit ya da çıkar sağlama karşılığı “suç örgütü”nün hizmetkârı haline getirilmesidir. Diğeri ise, doğrudan devlet kurumları vasıtasıyla kapitalizmin çıkarları doğrultusunda kurulmuş zorunlu sistematik ilişkidir. Birinci biçim, bireysel çıkara dayalıdır ve aslında birçok devlette “suç” sayılır, takibe uğrar ve “denetim dışı” oldukları […]

Mafya: Sermayenin arsız ortağı

Nuray Sancar   Yasadışı ticaretle servet biriktiren; önüne çıkan engelleri acımasız bir şiddetle kaldıran; tehdit, şantaj, rüşvet, haraç, adam kaçırma vb. yöntemlerle kendisine bağladığı düzenli veya geçici gelir kaynaklarına hükmeden; başkasının elindeki sermayeyi üzerine “çökerek” ele geçiren, zaman içinde siyasi güç edinecek kadar devletle içli dışlı olan mafyanın hukuktaki tanımı “organize suç örgütü”dür. Oysa mafya, peşinen söylemek gerekirse, düzenin açık, […]

Gidişata yönelik kısa bir not

Ahmet Cengiz   Muhtemeldir ki, yangın faciasının yaşandığı günlerde kaleme alınan bu satırlar okunduğunda ülke gündemi bambaşka bir olay veya olaylarla çalkalanıyordur. Bu olağanlaşmış olağanüstülük, Türkiye’nin politik bakımdan bir süreden beri içinde bulunduğu‚ fırtınalı okyanusta yönünü tutturamama sürecinin alametifarikası olarak artık kanıksanmış bile sayılabilir. O nedenle bu kısa yazıda, malum olan güncel olayları tek tek ele almak yerine, dikkatleri vuku […]

Münih işçi-asker-köylü konseyler cumhuriyeti

Serdar Derventli   Son Alman İmparatoru II. Wilhelm için sosyal demokratlar (SPD), “vatansız kalfalar”dı (“vaterlandslosen Gesellen”). Wilhelm’in sosyalistleri aşağılamak için kullandığı bu sözünün ardında Komünist Manifesto’da yer alan “İşçilerin vatanı yoktur” sözü yatmaktaydı. Sosyal demokrat SPD’nin önemli bir kanadı, partinin kurulduğu günden beri sürekli “daha iyi vatansever” olduklarını kanıtlama çabası içindeydi. Birinci emperyalist paylaşım savaşının (1914-1918) arifesi bunun için iyi […]

Pandeminin gölgesinde aşı ve patent tartışmaları

Duygu Günola   Çok değil bir-iki yıl öncesine kadar aşı karşıtlarının ileri sürdükleri argümanlar üzerinden yaşanan birçok tartışma yoğunluğunu kaybetmiş görünüyor.  Bugün aşıların koruyuculuğunun ne kadar önemli olduğunu ve tüm toplumu kapsamadığı sürece pandemiyi bitirmenin, dalgaları aşağı indirmenin mümkün olmadığını görüyoruz. En azından dünyadaki aşılama rakamları, aşılamasının büyük çoğunluğunu tamamlayan büyük-küçük gelişmiş kapitalist ülkelerin ilksel verileri bunu gösteriyor.  Pandemi başında […]

Kapitalistler kapitalizmi neden ve nasıl tartışıyor?

Aydın Çubukçu “İyi bir krizin boşa gitmesine asla izin vermeyin!”[1]   Salgının dünya çapında yarattığı çok yönlü yıkım, halk yığınları arasında bunun sorumlusunun kim ya da ne olduğu sorusunun yaygın biçimde tartışılmasına yol açtı. Geçmiş yüzyıllarda salgınların tanrıların bir cezası olduğunu ya da cadıların, sapkınların yarattığı bir felaket olduğunu söylemek kolaydı ve bu türden vaazlar tepkilerin önemli ölçüde saptırılmasını sağlayabiliyordu. […]

Türkiye’de faşist hareketin ideolojik dönüşümü-2

Yusuf Karataş   Faşist diktatörlük, tekelci burjuvazinin karşı karşıya kaldığı sorunları “demokratik” biçim altında çözemediği koşullarda başvurduğu bir devlet biçimidir. Bu gerçeklik, bugün bir yandan ekonomik kriz ve öte yandan derinleşen siyasi açmazları nedeniyle toplum içindeki hegemonyası giderek çözülen tek adam iktidarının faşist bir rejim inşası yönünde attığı adımlar bakımından açıklayıcıdır. Bu yazının birinci bölümünde, Türkiye’de faşist hareketin özellikle İkinci […]

Toplumsal hareket sendikacılığı ve bir türevi: Demokratik toplum sendikacılığı

Nuray Sancar   İşçi sınıfının tarihi, sınıfın kendi yanılsamalarına, ütopyalarına ve diğer sınıf ve kategorilerin ideolojik etkilerine karşı mücadelesinin de tarihidir. Marksist teori de işçi sınıfı saflarında zamana göre çeşitliliği değişen akımlara karşı mücadelelerle gelişti. 1. Enternasyonal boyunca ve 1871 Paris Komünü döneminde işçi hareketi içinde iki önemli siyasi figürün temsil ettiği anarşizm, yenilenebilme kapasitesi ve becerisi bakımından, Marksizmin mücadele […]

Emperyalist paylaşım mücadelesi ve yeni Osmanlıcılığın açmazı

İhsan Çaralan   21. yüzyılın ilk 20 yılında, emperyalistler arası paylaşım mücadelesinin geliştiği kriz bölgelerinden birisi, hatta birincisi, Akdeniz’in güneyinde Fas’tan başlayıp Afganistan, Pakistan’a kadar uzanan, “geniş” Ortadoğu’ydu. “Genişletilmiş Ortadoğu”nun en sıcak kriz dönemi, AB’nin Irak’ı işgal etmesiyle başlayan, emperyalistlerin ve yerli gericiliklerin IŞİD, El Kaide, HTŞ, ÖSO… gibi cihatçı terörist örgütler üstünden birbiriyle de savaştıkları Suriye iç savaşı oldu. […]

Emperyalizme bağımlılık partileri

Arif Koşar   Türkiye’de emperyalizm ve dolayısıyla anti-emperyalizm son yıllarda geniş kitlelerin gündemine ilginç bir biçimde girdi, giriyor. İlginç olan kısmı, yıllarca emperyalizmle hemhal olmuş, onun çıkarını kendi çıkarı bilmiş, komünizm düşmanlığını ufku bellemiş, bizzat emperyalistlerin desteği ile iktidara gelmiş AKP şahsında, muhafazakar ve sağ cenahın temsilci ve yazarları tarafından gündeme getirilmesidir. Çok sayıda örnekte olduğu gibi, 28 Ekim 2020 […]